"O, Güçte bir yaraydı, et ve kemikten çok varoluş ve onun uyanışında hayatlar biter...kendilerini onun açlığına kurban ederek."

--Visas Marr

Darth Nihilus, Karanlık Savaşlar sırasında yaşamış olan güç duyarlı bir insandı. Tüm gezegeni saran, yıkıcı özel bir fenomen olan ve kütle gölgesi olarak adlandırılan, neredeyse gezegendeki ve etrafındaki herşeyi ve herkesi yok eden Kütle Gölge Üreteci’nden Malachor V'te canlı çıkarak, Mandalorian Savaşları boyunca herşeyini kaybetti. Gölgelerin etkisi onu Güç için "aç" hale getirdi ve ızdırap vücudunu tahrip etmeye başladı. Acı içinde iken Güç’te bir yara oldu ve bu tip durumların arayıcısı, kendisine açlığından nasıl besleneceğini öğretebileceğini söyleyen Darth Traya tarafından bulundu. Darth Traya'nın teklifini kabul etti ve silahı olarak Güç’ün karanlık tarafını seçerek Darth Traya'nın Karanlık Jedi Akademisi’nde çırağı oldu ve zamanla üç eşzamanlı Sith’lerin Kara Lordları’ndan biri oldu.

Beraber, Darth Traya'nın önderliğinde ve üçüncü üye olarak Darth Sion ile birlikte Sith Üçlemesi’ni oluşturdular. Üçlü kendilerine bireysel isimler seçtiler ve Nihilus, “Açlığın Lordu” oldu. Çıraklar, eğitimleri boyunca güçlendiler ve en sonunda üstadlarından daha da kuvvetli oldular. İkili güçlerini birleştirip, Traya'yı güçten keserek sürgün etmeden önce Sion, Traya'yı mağlup ettiği sırada, Nihilus onun enerjisini aldı. Nihilus'un acıları öyle bir noktaya geldi ki, hayatta kalmak amacıyla ruhunu maskesinin ve zırhının ardına saklamak amacıyla Güç’ün karanlık tarafının yardımına başvurdu. Daha sonra Nihilus ve Sion, Jedi Örgütü’nün gerçek tükenişine neden olarak İlk Jedi Katliamı’nın failleri oldular. Nihilus, Visas Marr adındaki bir Miraluka’yı kurtardığı, üzerindeki tüm diğer yaşamların da dahil Katarr'daki Jedi toplantısında tüm Jedi’ların enerjilerini çekip, öldürmekle Katarr'ın yıkımının sorumlusudur. Visas Marr, hayatta kalarak Nihilus tarafından alındı ve Kara Lord’un çırağı oldu.

Bir yıl sonra Nihilus, Güç’te büyüyen bir varoluş sezdi, böylece Marr'ı soruşturup, yoketmeye gönderdi. Varlık dişi bir Jedi'dı ve sadece Sürgün olarak bilinirdi, katliamdan sağ kurtulan Jedi üstadlarını aramaktaydı. Marr suikaste yeltenince, Sürgün Marr’ı yendi ve bu süreç zarfında onu Güç’ün aydınlık tarafına dönmesi için ikna etti. Nihilus bilinen uzayın sınırlarında dolaşmaktan döndüğünde, Traya tarafından kandırılarak içinde eğiticisinden başka güç-duyarlı bulunmayan bir Jedi akademisini tüketme girişimiyle, Telos lV Savaşını başlattı. Orada Galaktik Cumhuriyet ve Mandalorian güçlerinden oluşan büyük bir filo ile karşılaştı. YSÖ 3,951'de, katliam sırasında, küçük bir grup Ravager'a sızdı ve Marr, Sürgün ve Muhafazakar Mandalore'un ellerinde Nihilus'un ölümü ile birlikte gemisinin de yok oluşu ile sonuçlandı.


Biyografi


"Az şey söylenmesi onun hakkında, en iyisi--başıboş bir düşünce bile çağırabilir onu."

--Kreia

Daha sonraları Darth Nihilus diye bilinecek olan adam galaksiye yayılmış olan Mandalorianlar ve Galaktik Cumhuriyet arasındaki çatışma olan Mandalorian Savaşları sırasında hayattaydı. Bu savaşların ortasında, arkadaşları, ailesi ve yaşama isteği dahil herşeyini kaybettiği söylenir. Malachor V'te gerçekleşen son savaş sırasında bir Jedi Generali olan Sürgün Jedi, Kütle Gölge Üreteci’ni çalıştırma emrini verdi. Zabrak teknoloji uzmanı Bao-Dur tarafından tasarlanan üstünsilah, gezegenin üstündeki ve yörüngesindeki neredeyse herkesi öldürdü.

Bu adam üstünsilahın Malachor'un yüzeyindeki tahribinde hayatta kaldı ve savaş sırasındaki kayıplarının üstünde, bir parça hayatta kalmak anlamında karanlık bir kişiliğe büründü. Mandalorian’ların Galaktik Cumhuriyet’i yenmek adına tüm filolarını son bir çaba için bir araya getirdiği yerde gölgelerin etkisi ile birdenbire hastalanan filosu ile birlikte Cumhuriyet’in filosundan kalanların etrafını doldurduğu yığınlarla suni olarak yaratılmış olan kütle gölgesinde, gezegenin üstünde hapsoldu. Bir boşluk, adamın işe yaramayan vücuduna yayıldı ve hemen şiddetli açlığı başladı. Maksadı olmaksızın bir başka hayatta kalanın yaşam enerjisini aldı. Eylem oldukça rahatsız edici bit tecrübe idi fakat kısa bir süre için açlık dindi. Bununla birlikte boşluk daha insafsız bir hale geldi ve öncesinden daha şiddetli idi. Diğer hayatta kalanların enerjilerini emme müptelası olmuştu ama daha fazla beslendikçe açlık daha kısa süreliğine yatıştı ve daha da insafsız hale geldi.

Sonunda adam, kendisini Güç’te bir yara olarak sezen Sith’in Kara Lordu Darth Traya adındaki yaşlı bir kadın tarafından keşfedildi. Yerini saptadıktan sonra, açlığının yakıtının Güç olduğunu açıkladı ve açlığını yatıştırmak amacıyla bütünüyle gezegenleri yutması için Malachor V üstündeki Sith Akademisi’nde onu eğitmeyi önerdi. Jedi İç Savaşı’nda Darth Malak'ın yenilmesinden sonra Sith İmparatorluğu bölündü, kazanılacak en küçük güçte dahi bir menfaat iddia etmek adına yükselen bir sürü grup takipçileri birbirine döndüler. Adam, bir başka gelecek vaadeden sith ile birlikte Traya'nın öğrencisi oldular. Sith Lordları olana kadar Traya'nın aç çırağı ve diğer öğrencisi Güç’ün karanlık tarafının farklı boyut ve yeteneklerine bilendiler. Diğer öğrenci Darth Sion adı ile bilinmeye başlandığı sırada adamda Nihilus ismini aldı. Üçlü, Sith Üçlü Yönetimi’nin kuruluşunda birleştiler. Ek olarak, Nihilus "Açlığın Lordu" nu seçerken, her biri eşsiz birer ünvan aldılar.

Darth Traya, Nihilus'un Güç açlığının Sith’lerin amaçlarına zararını sezdi. Yine de söz verdiği gibi Nihilus'a bu açlığı kullanarak kendisini bir süreliğine nasıl güçlü kılacağını öğretti. Birkaç fırsatta Nihilus sadece açlığını umursayarak bazı gezegenleri tamamen tüketti. Karanlık taraf, her defasında gücünü ve açlığını dramatik bir şekilde daha da fazlalaştırarak, onu daha fazla tüketti. Sonunda gücü Darth Traya'nın başa çıkabileceği sınırların ötesine geçti. Jedi’ları nasıl yok edecekleri ile ilgili düşünceleri de bölündü, Traya'nın yaklaşımı daha fazla kurnazlık gerektiren ve zaman harcayan türde iken, öğrenciler onları derhal yok etmek istiyorlardı. Bu durum, Üçlü Yönetim’in zaten kırılgan olan birliğini kırılma noktasına kadar gerdi. Malachor V'teki Traya'nın Akademisi’nin ortasında öğretmenleriyle karşılaşmak ve ona meydan okumak için Nihilus ve Sion güçlerini birleştirdiler. Nihilus ve Sion merkeze iki farklı kapıdan girdiler ve ışın kılıçlarını açarak Darth Traya'ya yaklaştılar; Darth Traya da uyum sağlayarak kendi ışın kılıcını açtı. Nihilus, Darth Traya'yı dişe benzeyen yapının üstüne doğru fırlattı ve Traya'nın yapıya çarptığı sırada ışın kılıcının elinden düşmesine sebep oldu. Traya uysalca ışın kılıcına Güç’ü kullanarak ulaşmaya çalıştı fakat Sion'un kafasını dişe benzer yapıya vurması ve yere çarpması ile başarısız oldu. Sion, Traya'nın güç enerjisini tüketmek için Nihilus ile güçlerini birleştirdi. İşlem sırasında Traya'nın güçle olan bağlantısını da kestiler ve onu sürgüne gönderdiler.

Traya'nın gidişi ile Sith’ler yine tanımlanmamış bir liderlikle kalakaldılar ve Traya'nın takipçilerinin hepsi Revan'ın imparatorluğundan kalanları almak uğruna bir sürü küçük gruba ayrıldılar. Nihilus ve Sion, Traya'yı yenmiş kişiler olarak ayrılmış Sith’lerin kontrolünü aldılar. İkili, Darth Traya'yı izlemiş ve onun gücü için rekabet etmiş sayısız Karanlık Jedi'ı birleştirdiler. Kara Lord’lar bu grupların kontrolünü aldılar ve onların tek bir ortak amaca odaklanlamalarını sağladılar; her iki Sith Lordu da farklı yöntemler kullanıp Jedi Katliamı’na liderlik ederek ulaşmak istedikleri amaç olan Jedi Örgütü’nün yokedilmesi. Bir tarafta Sion bulabildiği kadar Jedi'ı öldürdü, bu yolda defalarca öldüyse de, kendi nefreti ve Güç’ün karanlık tarafının beslediği yaşama isteği ile yeniden doğdu. Diğer tarafta Nihilus, kütle gölgesinin sarmaladığı Malachor V'in etrafından kopardığı gemilerden oluşan büyük bir filo ile bilinen uzayın sınırlarında dolaştı. Nihilus, Ravager adında kendine özel bir sancak gemisi yaptı ve küçük filosunu her defasında içinde büyüyen açlığını gidermek ve gücünü daha da arttıran bulabildiği en büyük güç enerjisi depolarına yönlendirdi. Hem Nihilus hem de Sion, takiplerinde başarılı oldular ve Jedi’ları tükenmenin eşiğine getirdiler.

Nihayetinde Nihilus karanlık taraf gücü tarafından son derece emilmiş hale geldi ve fiziksel vücudu tükenmeye başladı. Nihilus, hemen harekete geçmezse öleceğini bilerek, ruhunu bedeninden söküp giydiği zırhın içine kapattı, böylece karanlık tarafın işe yaramaz bedenini tüketmesine izin verdi. Sith Lordu, Güç’ü kullanarak, kendisine bir şekil ve güç teknikleri ile ışın kılıcı kullanmasına izin verecek şekilde cübbesini, zırhını ve maskesini bir arada tutmayı başardı. Bundan ayrı olarak her nasılsa Nihilus'un fiziksel bir şekli yoktu.


Sessiz Misafirlik

Visas Marr ile Karşılaşması


"Sahip olduğu açlıkta güç yok... ve gücünün arkasındaki istek ilkeldir. Ve bu diğerlerini yuttuğu gibi onu da yutmaktadır-sadece varlığı etrafındakileri yavaşça kendisini besleyerek öldürür. O zaten ölü, bu düşmeden önce ne kadar daha öldüreceği sorusu."

--Kreia

Trayus Akademisi başlarında Sion ve Nihilus ile Sith Lordları, suikastçileri ve yağmalayıcılarından oluşan lejyonlar üretmeye devam etti. Galaksiye ölüm yaydılar ve diğer birçok güç-duyarlıyı da kendi taraflarına çektiler. Nihilus'un takipçileri yakınında oldukları sırada başka güç-duyarlıların gücünü sülük gibi emip kendi güçlerini fazlalaştırmayı tecrübe ediyorlardı. Ve onlara avlarını engin boşlukta nasıl hissedeceklerini öğretti.

3952 YSÖ (Yavin Savaşı Öncesi) 'nde Jedi Üstadı Atris, Miraluka kolonisi olan Katarr gezegeninde kalan Jedi’ların çoğunun katılmasının beklendiği büyük bir Jedi toplantısı organize etti. Bu olayın neticesinde Güç sayesinde sezdiği karanlık tarafa bir yem verecek ve ortaya çıkmasını sağlayacak, sonrasında da yok edebilecekti. Atris'in planı Nihilus'u Katarr'a doğru çekerek işe yaradı. Lakin Nihilus gezegene yaklaştığında konuştu, ve büyük açlık halindeki sesini Miraluka’lar Güç yolu ile görebildiler ve hissedebildiler. Sith Lord'unun açlığı tüm koloniyi ve Güç’le bağlantısı olan herşeyi silecek şekilde hepsini ezdi ve Katarr'ın yüzeyini yoketti. Nihilus içlerinde Jedi üstadları Zhar Lestin, Dorak ve Vandar Tokare'ninde bulunduğu Jedi örgütünden kalanların çoğunu öldürdü; Atris'in kendisi aslen toplantıya katılmadı, en azından kendisi bu şekilde yaptığını söyledi. Nihilus Katarr'ın yüzeyinde dolaştığı sırada Visas Marr adında yaralanmış bir kadını tek yaşayan varlık olarak buldu. Nihilus, kadını derin bir uykuya daldırıp, gemisine götürdü. Günler sonra Marr tamamen iyileşmiş olarak Ravager'da uyandı ve Kara Lorda yaklaştı. Marr, Kara Lord’a kendisinin hayatını neden bağışladığını sorunca, Kara Lord konuşmadı. Bunun yerine Kara Lord, Marr'a kendi hisleriyle galaksiyi nasıl gördüğünün bir vizyonunu gösterdi; diğer gezegenlerdeki Güç’ü hissedemeyenler, birbirinden ayrı ve insanlık izdihamında kayıp olanlar, Kara Lord’un kendisinin düzen getirdiği bir kaos. Vizyon Marr'ın Güç vasıtasıyla görme yeteneğini  bozdu ve işlevini kaybetmiş olan göz çukurlarının yaşayan kısımlarını oydu. Marr, Sith Lordu’nun güvendiği yegane çırağı haline geldi ve Nihilus'la arasında her ikisini de güçlendiren ve savaş anında birbirlerini hem desteklemelerini hem de zayıf düşürmelerini sağlayan bir güç bağı kurdu.


Çöküş


"Jedilar atağa geçti. Telos'ta gömülü şekilde gizlenmiş bir Akademileri var ve sonunda kendilerini gösteriyorlar. Hepimiz tehlikedeyiz."

--Kreia, Tobin'e

Galaksinin başka bir köşesinde, Mandalorian Savaşları’nda Revan'ı izlemesi yüzünden Jedi Birliği’nden atılan Sürgün Jedi, Cumhuriyet uzayına geri dönmüştü. Sürgün, Malachor 5 Savaşı’nda kendisinden kopan Güç ile bağlantısını yeniden kurmaya başladı. Atris'in, Kara Lord'a Sürgün'ü bir yem olarak sunma girişimlerinde bulunmak için 3951 YSÖ'nde Sürgünün geri dönüşünü, Cumhuriyet Gemisi Harbinger'a alınmasını ve varlığının gözetim altında olduğunu tüm veritabanına yayması ile Cumhuriyet politikalarında bir etken haline geldi. Darth Sion'un Sürgün’ü Peragus Madencilik Tesisi’ne kadar izlemesinin bir sonucu olarak Peragus Madencilik Tesisi yokedildiğinde, Mandalorian Savaşları’nın gezegeni cansızlaştırması yüzünden başlatılan ve Telos'u yeniden restore etme çabalarını içeren pilot program Telos Restorasyon Projesi de ana tedariği olan yakıtı kaybetti ve Cumhuriyet’ten ayrılma yanlısı çabalar Onderon gibi gezegenlerde çoğaldı. Sürgün, Sith kimliği olan Darth Traya'yı terkeden ve kendi sürgünlüğünü izleyerek Kreia ismini alan Nihilus'un eski efendisinin eğitimi ve vasiliğine girdi. Kreia artık Sürgün'ü Sithlerin Lordu’ndan intikam almak arzusu ile kullanmayı planlıyordu.

Nihilus ise Sürgün'ün Cumhuriyet uzayına geri dönmesinden hemen önce Kraliçe Talia'nın kuzeni Onderon ayrılıkçılarının lideri General Vaklu ile müttefik oldu. Nihilus, Vaklu'ya Cumhuriyetten ayrılışında yardım etmek istedi, çünkü bu şekilde gezegen kendi etkisi altına girer ve onun için bir mola yeri olabilirdi. Vaklu'nun komutasındaki ikinci adam Albay Tobin, Nihilus'un bağlantısı oldu. Nihilus ayrıca Onderon'un ayı Dxun'daki eski Sith’in Kara Lordu Freedon Nadd'ın mezarında bir üs kurdu. Mezar, Güç  Bağlantısı denilen karanlık taraf enerjisi ile doluydu, Nihilus bundan beslenmeyi, altındakilerin de bu enerji ile karanlık taraf ayinleri yaparak yaklaşmakta olan olaylardan Onderon İç Savaşı’nı etkilemelerini umdu.

Nihilus, Güç’te sadece çırağının tanımlayabildiği bir tedirginlik hissetti. Bunun sonucu olarak Marr, kaynağın ta kendisi olan Sürgün’ü yenmeye ve onu Nihilus tarafından tüketilmesi için getirmeye gönderildi. Bunun yerine Sürgün, Marr'ı yenince Miraluka biz zamanlar efendisinin ona gösterdiği sonuçları sorgulamaya başladı. Sonrasında Sürgün’den etkilenerek kendi insanlarının katili olarak Nihilus'a karşı Sürgün’e hizmet etti.

Nihilus'un planları, Mandalore Canderous Ordo'nun yardımı ile Sürgün'ün planlara müdahalesi ile başarısız oldular. Sürgün, Onderon'un ayında gizlice yaşamlarını sürdüren Ordo'nun Mandalorian’larının kuvvetine katıldı. Mandalorian’lar ve Sürgün, Nadd'ın mezarının varlığından habersizdiler. Sürgün, karanlık taraf seremonisini sezen Kreia'dan onların hakkında bir uyarı aldı. Sürgün Jedi'ın takımından birinin önderliğinde iki takım üyesi ve Yeni Mandalorian Savaşçıları’ndan bir ekibin de katılımı ile Nadd'ın mezarında Sith’lerin planlarını durdurmaya yönelik bir saldırı görevine atandılar. İçerideki ayin saldırı ekibi tarafından başarıyla engellendi ve orda konuşlanmış Sith Lordları’nın yenilmesi ile durduruldu.

Bu zaman zarfında Sürgün ve iki takım arkadaşı Kraliçe Talia'yı desteklemek ve Onderon'u Cumhuriyet’te tutmak adına Iziz'e yol aldılar. Orda Sith Üçlü Yönetimi’nin Sith Lordları ve Kara Jedilar Iziz Kraliyet Sarayı’na saldırı yapacak olan ayrılıkçılara katılmışlardı. Sürgün, Vaklu takipçilerine karşı Kraliyet yanlılarının zafer kazanmasını sağladığı Iziz Kraliyet Sarayı’nın taht odasına savaşarak ulaştı. Vaklu ve ayrılıkçıların bozguna uğratılması ile Nihilus'un Onderon için planları önlendi; sonrasında Kraliçe Talia Vaklu'nun idam mangası tarafından idam edilmesine karar verdi.

Ardından Nihilus, Vaklu'nun sağ kolu Albay Tobin tarafından Telos IV gezegeninde bir Jedi Akademisi bulunduğu yönünde bilgilendirildi. Aslında bu Malachor'daki eski akademisini geri almak için yolculuğa çıkan Kreia'nın eski öğrencisini oraya çekme girişimi için ortaya saldığı bir entrikadan başka birşey değildi. Nihilus oraya vardığında Sürgün ve Mandalore'ye yardım etmek için orda bulunan Mandalorian’larla birlikte çalışan Cumhuriyet Donanması Nihilus’la karşılaşmak için bekliyorlardı. Bu başlangıç Telos IV savaşınındı, hem gezegenin yörüngesindeki büyük uydu olan İç Kale İstasyonu’nda hem de uzayda büyük bir çatışmaydı. Nihilus'un gerçekte akademide hiç güç duyarlı bulunmadığını farketmesi için çok geçti ve hemen akabinde yıkıcı açlığı onu çoktan Telos'u tüketmeye çekmişti.

Nihilus'a karşı Mandalorianlar tarafından koordine edilen son darbe ile Nihilus'un gemisi kuşatıldı ve gemiye girildi. Cumhuriyet güçleri tarafından çevrilmiş Ravager'a, Sürgün ve Visas Marr'ın savaş gemisinin köprüsüne ulaşmaları için yardım amacıyla Mandalore’un önderliğinde askerleri girdi. Dördüncü ve sonuncusu tüm planı riske atar şekilde bir füze rampasında yapılan erken bir patlatma ile elde edilen dört proton bombası yolda stratejik noktalara yerleştirildi. Ancak Albay Tobin, Kreia'nın kendisini kurtarmasından bu yana Nihilus'un karanlık güçlerine maruz kalarak vücudu karanlık tarafa döndürülmüş halde son kez Sürgün ile karşılaştı. İlk anda Sürgüne karşı düşmanca bir tavır sergilediyse de Jedi tarafından Nihilus'un başarıya ulaşması halinde Onderon'un da Telos ile aynı kaderi paylaşacağı şeklinde bilgilendirilen Onderon vatanseveri Tobin, Mandalorian’lara bombaları patlatmak için yardım etmeyi kabul etti.

Nihilus’la olan nihai hesaplaşmada Sith Lordu, Sürgün'ün Güç enerjisini emmeye çalıştı ama her nasılsa başarısız oldu ve kendini tüketti. Aslında bu Malachor V Savaşının sonunda Sürgün'ün güçle bağlantılarının kesilmesinin bir sonucu olan Sürgün'ün doğal bir yeteneğinden kaynaklanıyordu ve Nihilus'u geri yansıttı. Kara Lord’un yenilmek için fazlasıyla kuvvetli gözüktüğü hızlı bir çarpışmaya tutuştular. Daha sonra Sürgün kendi gücünün imzasının Nihilus'a verdiği tiksinmeyi farketti ve akıntıyı Nihilus'a karşı çevirdi. Marr transa geçti ve eski ustası ile olan Güç bağını hiçe sayarak eski ustası ile olan bağları bozmaya çalıştı. Nihilus üç rakibi tarafından yenilgiye uğratıldı. Sürgün ve arkadaşları gemiye girdikleri yörünge taşıyıcısına gitmeden önce Marr kendisini yaralayan kişinin yüzünü görmek istediğinden Kara Lord’un maskesini çıkarma ihtiyacı hissetti. Daha sonra üçlü köprüde kalırken Nihilus'un gövdesi karanlık taraf enerjilerinden oluşan bir ışıkta yok oldu. Kısa zaman sonra Ravager'daki bombalar patlatıldı ve Sith filosunun geri kalanları Cumhuriyet tarafından yok edildi.


Miras


"Lord Nihilus, sen bilincini zırhının içinde tutarak ölümden kaçtın. Nasıl ?!"

--Darth Krayt

Nihilus'un ölümünden sonra Sürgün, eski ismi ile akademisini geri alan Kreia'yı bulmaya Malachor V'e gitti. Sürgün akademiye girdi ve Sion tüm öğrencilerinin ona saldırmasını emretti. Sürgün salonlar boyunca dövüştü ve Darth Sion'u Trayus Akademisinin merkezine giden kapıyı korurken buldu. Sion yaralandığında yeniden iyileşirken ikili düelloya tutuştu. Sürgün, Sion'u dövüşten vazgeçmek ve onu hayatta tutan nefreti bırakmak konusunda ikna etti ve Sion barışçıl bir şekilde tüm hayatı boyunca aldığı yaralardan ötürü öldü. Sürgün, merkeze girdi, Traya'yı meditasyon yaparken buldu ve isteksizce eski ustası ile düelloya tutuştu, fakat Traya'yı yendikten sonra onun işini bitirmedi. Traya, Sürgün'e tekrar saldırdı fakat ikinci defa yenildi ve yaraları yüzünden öldü.

Sith Üçlü Yönetimi’nin ölümünden sonra da Sith’ler yaşamaya devam ettiler. Cumhuriyet yeni baştan zenginleşirken Nihilus, tek yeşeren ve başarıya ulaşan Sith’lerin Kara Lordu olarak sessizce hükümdarlığına devam etti.

Darth Nihilus, sonunda YSS 130 ve 137 yılları arasında Galaktik İmparator olan ve o anki Sithlerin Kara Lordu olan Darth Krayt'ın ellerine düşecek olan holocron'u hayatının bir döneminde yaptı. Nihilus'un ölümünden binlerce yıl sonra Palpatine'in Galaktik İmparatorluğu’nun düşüşünün ardından Sith’ler ilk defa galaksiyi kontrollerine aldılar. Krayt, hükümdarlığının son yılında Korriban'a gitti ve Yuuzhan Vong yaratıklarının vücudunu tüketmelerini durdurmak için öğütler ararken bu holocronla birlikte Darth Andeddu ve Darth Bane'inkilere de ulaştı. Nihilus'tan duyduğu tek cümle yoldaşlarının çevirme girişiminde bulunmadıkları Sith Lordunun kendi dilindeydi.


Kişilik ve özellikler


"Sith’leri ve Sith’lerin öğretilerini önemsemez...veya Jedi’larınkileri. Ve Jedi’lar öldüğünde, galaksiden beslenecek, Cumhuriyet’ten ve sonunda Sith’leri de tüketecek."

--Kreia

Darth Nihilus gölgelerden bir figürdü. O her zaman büyük gücü arzuladı. Her nasılsa diğer Sith Lordları’ndan farklı olarak Sith’leri bir organizasyon olarak çok az önemsedi. Nihilus, yaşamın yegane amacı olarak ölümü ve Güç’ü ise kazanılabilecek anlamda gördü. Jedi’lara karşı olan mücadelesi boyunca görüldüğü gibi tedbirli biriydi ve kendi gücüne karşı tehdit oluşturacak hiçbir şeye tahammül edemeyen agrasif ve baskın bir figürdü. Fiziksel varlığından kurtulmaya zorlandıktan sonra korku ve diğer duyguları hissetmeyi bıraktı; saf amaçtan oluşan bir varlık haline geldi. Bununla beraber Nihilus hala bazı duyguları olacak kadar insandı ve Ravager'daki karşılaşmalarına kadar Marr ile olan bağı inatla sürdü. Marr, Nihilus'un tek öğrencisiydi ve Marr'ın ihanetine karşılık Nihilus çok büyük öfke duydu.


Güçler ve yetenekler


Visas: "Gücünün boyutları kelimelerle anlatılamaz...ve tabii ki onun idrak yeteneği de artıyor. Ona..."

Tobin: "Siz fırtınadaki toz zerreciklerisiniz...sahildeki bir arpasınız...ve Malachor'un mezarlığında yörüngeye takılmış bit gövde gibi önemsizsiniz..."

--Visas Marr ve Tobin

Darth Nihilus kendisi tarafından yapılmış kırmızı bir ışın kılıcı taşırdı ve tek elle agresif bir stilde dövüşürdü. Sith öğretilerinin en iyilerinden birkaçını öğrenmişti ama bu pratikler bağımlılık formunu aldılar. Bu onu güçlü kılıyordu, ama sadece bir süreliğine. Güç-duyarlılar ve Güç bakımından zengin gezegenler onu kendine çekiyordu-Miraluka Kolonisi olan Katarr da böyle bir yerdi. Güç’teki zenginliği sonunda Güç kullanıcılarını galaksinin her yerinden hissedebileceği, gezegenleri tümü ile emebileceği ve Güç tarafından dokunulmuş herşeyi öldürebilecek noktaya geldi. Açlığı arttıkça bu gücün fazla kullanımı Nihilus'u tüm yaşamların en büyük tehdidi yaptı. Başka yolu yoktu ve açlığı onu kontrol etmeye başladı. O güçte bir yaraydı ve onun yalnızca varlığı dahi etrafındakileri yavaşça öldürüp kendi açlığını dindirecek ekolar yayıyordu. Konuşması duyanlara acı ve ölüm getiriyordu. Zamanla ona hizmet edenler, Ravager'daki mürettebatı gibi mutlak köleleri haline geliyorlardı.

Darth Nihilus, Güç’ün birçok boyutunda ustaydı. Darth Traya'dan gücü söküp almak için Kesici Güç’ün karanlık cinsini kullandı ve Darth Sion ile birlikte Traya'ya ihanet ederek onu kovdular. Ayrıca Nihilus Ravager'a Malachor V'te yaptığı gibi Güç’ü kullanarak yıldız gemilerini kaldırabiliyordu. Nihilus, Ravager'ı gezegeni çevreleyen kütle gölgelerinden kopardı ve geniş yapısal hasarlarına rağmen onu bir arada tuttu. Güç yoluyla Darth Nihilus, bilincini zırhının içinde tutarak ölümden kaçmayı dahi başardı-Binlerce yıl sonra Darth Krayt'ın Nihilus'un holocronundan sorgulayacağı yetenekti. Nihilus ayrıca Kara Öfke, Uzağıgörme, Yıldırım Gücü, Direnç Gücü, Çığlık Gücü, Kasırga Gücü ve diğerleri arasında İyileştirme Gücü’nün karanlık versiyonu olan Kara İyileştirme güçlerini kullanmakta ustaydı. Nihilus, Yıkıcı Güç gibi bazı gizli karanlık taraf güçlerinin farkındaydı ve gücünü yarım katı, bir katı veya iki katı katlamaya yarayan saldırgan bir Güç tekniği idi. Ve Uzak Gücü, Nihilus'a gücün geldiği yıldız sisteminden menzilini arttırabilme yeteneğini sağlıyordu.

Nihilus'un bilgisi Sith simyasına da ulaşmıştı; İkinci Onderon Savaşı zamanında kendi mezhebinden Sith takipçileri, vahşi yaratıkları kendi amaçları doğrultusunda hareket ettirebiliyorlardı.

 

   
     
         
 

Ajunta Pall


Belia Darzu


Dark Underlord


Darth Andeddu


Darth Bane


Darth Cognus


Darth Desolous


Darth Malak


Darth Millenial


Darth Nihilus


Darth Ramage


Darth Revan


Darth Rivan


Darth Ruin


Darth Sion


Darth Traya


Darth Vectivus


Darth Zannah


Dathka Graush


Exar Kun


Freedon Nadd


Kaan


Ludo Kressh


Marka Ragnos


Naga Sadow


Sith İmparatoru


Tanımlanmayan Darth


Tulak Hord


Ulic Qel Droma

         
Yıldız Savaşları . Com index